28 Nisan 2015 Salı

Boğaz'da İntihar


"Sonra başını omzuma koydu
Omzumu orada bırakıp kalktım, uyusun biraz çocuk
Zaten saysan saysan kaç şiirdir ki bir şair
Saysan saysan bir hayat kaç hikâye
Bir tayyare daha uçtu içinde bin bir çeşit suçlu

Neyse... Anlatacağım sadece buydu."

Boğaz'da İntihar, Küçük İskender



Kumkapı, İstanbul 2014

Gidersen


"gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür 
bir tufan olurum sustuğun her yerde"

Ahmet Telli

Eminönü, İstanbul 2014

Kibar Manyak


"Sabaha karşı, mahcup bir şey buldum sokakta
Sarhoştum ama yine de son ana kadar hayattaydım o gece"

Kibar Manyak, Küçük İskender


Santralistanbul, 2012

Kuş Ölümleri


gittikçe yalnızlaşıyorum bir sen varsın 
karşılığı olmayan sorular düşüyor aklıma 
ve kuşların intihar tasarısından söz ediliyor kentte 
soğuyan ellerinde kalıyorum bir kırlangıç gibi 
ellerin bir mecnun yurdu, upuzun bir sessizlik 
birlikte okuduğumuz kitaplar kadar sımsıcak 

biz bu kitapları ne zaman okuduk ve niçin 
her satırını çizip notlar düştük kıyılarına 
dünya upuzun bir çöl sanki, bir buzul kütlesi 
karşılık bulamıyorsun aklıma düşen sorulara 
ve düşüp duruyor kırlangıçlar, üşüyorum 
bir yolcu hüznüyle geçip gidiyor ömrümüz 

sesine bir esmerlik düşüyor parçalanıyor yüzün 
kayıp gidiyor parmaklarımın arasından 
bir aşkı anlatmak için seçtiğim sözcükler 
hep yanlış numaralar düşüyor telefonlarda 
kaçırıyor korku bakışlarını eski tanıdıklar 
bir sen varsın kurtulursam bu aşkla kurtulurum 

gülüşü süt mavisi insanlar vardı/ nerede şimdi 
çoğunun adını unuttum çoğunun kimliğinde kazınmış adresler 
nevin canına kıydı geçen gün, şiir gibi bir kızdı bilirsin 
öner enfaktüs geçirmiş içerde, kesik kesik öksürürdü eskiden 
ayşe ise acemi bir sokak yosması artık 
üşüyorum, ama sen anılarla sarma beni ve anlat yalnızlığımızı 

Bu kent kuşların intiharını umursamıyor artık 
Ve göğsü buz kesmiş üşüten bu yalnızlıkta,birlikte çay içtiğimiz , 
Sokaklarda yürüdüğümüz,o süt mavisi gülüşler düş solgunluğunda şimdi. 
Unuttum çoğunun adını,çoğu voltalarda yıllardır, 
Nasılda sessiz yaşanıyor gürültüler ortasında. 



bir daha hiç öpüşmeyecek gülçin
o çok sevdiği porselen fincanla çay içemeyecek
uzatamayacak saçlarını sevgilisinin istediği gibi
gittikçe yalnızlaşıyorum,üşüyorum,unuttum sanıyordun
yazılsa destan olacak bir aşkın serüveni
şiirimde bir dipnot olacak şimdilik

Kuş Ölümleri, Ahmet Telli


Kafka Cafe, Beyoğlu, 2013

Kayıp Adresteki


"sen dostumdun benim, gülünce güneşler açan 
bulutlara, rüzgara asarım suretini her akşam 
her akşam bir mektup yazarım dağlar kadar 
kayıp bir adresten geliyor sesin şimdi, üşüyorsun 
unutma dostumsen sen, neredeysen orada ölmek isterim"

Kayıp Adresteki |, Ahmet Telli


Fikrim, Ankara 2014

karışık saatler'e


"adın bir güzelliğe yakışır elbet yakışır
bir intiharda mı, bir şiirde mi bilmiyorum"

karışık saatler'e, Turgut Uyar


1 Mart 2015 Pazar

Mıh


I

Kalbimden ayağınaydı yolum,
Gördüm, hep seni gördüm.
Kara gecede, kara uykuda yürüdüm.
Bomboştu her şey, elimde bir dünya tarağı
Gök ağlıyordu, ben zülfünü ördüm.

Kubbem yok ki benim, bir tepsinin kenarında uykum
Dönersem, aşağ'sı çok yüksek
Düşeceğim nasılsa gördüm.
Dünya beni sarmazdı sarmalamazdı döndüm.
Gök ağlıyordu, ben zülfünü ördüm.

II

Kalbimin günbatısı, bu buz kesiği
bendeki lal, bu bendeki mıh,
söktüm senindir, sana bağışladım
ağaran saçımı, senindir, al.

Mıh, Birhan Keskin

Ev, 2014

Kaçak Yaşama Yergisi


Akşamları hep arka sokaklardan dönüyorum 
Biraz bıkkın bir parça kırık korkunç umutsuz ve sakin 
Eve geliyorum seni buluyorum bir seviniyorum bir kızıyorum 

Sonra biliyorsun


Kaçak Yaşama Yergisi, Turgut Uyar

Nefes Bar, Ankara 2014

y e ş i l b a d a n a d a k u r t u l m a k


y e ş i l b a d a n a d a k u r t u l m a k

kapıyı açtım mutsuz değildim geldim
yorgun olmalıydım dövüşmüş olmalıydım
öyle değilim ama bırak öyle belliyeyim
önce oranı gördüm önce orandan öpeceğim
önce orandan başka yerden değil.
yolda beygirler için balya balya ot taşıyan kamyonlar gördüm.
bak sana renkli renkli camlar getirdim
bak sana akşam gazeteleri getirdim
yedi katlı evlerin balkonların şenliğini getirdim
o haylaz kalabalığın varagele yaşamasını
al sana ışıkların yakıldığı vakti getirdim.

t e r l i k s i z k a d ı n l a r k o r o s u

yaşamanın bu türlüsünü en güzel belledik,
çıplak topuklarımız üşümüş ya aldırmayın
bir ayna verin saçlarımıza bakalım,
çocuklarımızı kurdelelerle süsleyelim,
pembe yanaklarını kokulu sabunlarla ovalım,
oramı öp oramı biraz daha sevmeliyim artık
gel birlikte aradığımız şeyleri bulalım.

Turgut Uyar

Galata Mevlevihanesi, Beyoğlu, 2015


Tren Sesi


Garibim
Ne bir güzel var
Avutacak gönlümü
Ne de tanıdık bir çehre;
Bu şehirde,
Bir tren sesi
İki gözüm iki çeşme.
Duymaya göreyim

Tren Sesi, Orhan Veli

Küçükçekmece 2013

Gülerken Yüzün


Dem çeken bir güvercinin sesini
İçin için büyüyen çimenleri
Baharda lunaparkı, bayramyerini
Ve alışkanlıklar dışında her şeyi

Gülerken yüzün
Aşıyor geçmişin acılarını
Kendini yarına değiştiriyor

Gülerken yüzün
Sanki çarmıhını kırmışsın
Senin ve ardından geleceklerin
Aylası alnına düşmüş gecenin
Oturmuş ağlıyor kendisi

Bunu öyle candan öyle yürekten
Öyle bir tutkuyla istiyorum ki
Aklımda hep öyle kalmalısın


Gülerken Yüzün, Gülten Akın

Sultanahmet 2013

Doyma Noktası


"Güzel gözlüm... İçinden geçtiğim soylu Ardıç Kuşu. Kök salmış da olsam şimdi, dalımı titreten güçlü rüzgârlara aldanarak, gidebilmenin buruk umuduyla seviyorum seni."
Doyma Noktası, Sema Kaygusuz

santralistanbul 2014

18 Şubat 2015 Çarşamba

XXXV


Onu, sevebileceğinin en yücesiyle sevdin.
Titreme daha fazla kalbim.
Bağışla kendini artık onu da
Bırak gitsin
Bırak gitsin.
O senin ezel  gününden kaderin
Sen onu nasılsa bin kere daha
Seveceksin.

XXXV - Birhan Keskin

Kumbara, Beyoğlu, İstanbul
25 Şubat 2013

XX


Gitmek mi yitmektir kalmak mı artık bilmiyorum
Yerini yadırgayan eşyalar gibiydim ya ben hep
Ve inançlı, gitmenin bir şeyi değiştirdiğine.
Bilmem, belki bu yüzden
Ben sana yanlış bir yerden edilmiş
bir büyük yemin gibiydim.
Beni hep aynı yerimden yaralayan o eve
Yine de döneyim döneyim istedim.

XX - Birhan Keskin

Mahsus Mahal, Moda, Kadıköy, İstanbul
7 Eylül 2014

VII


Dünya ne ki sevgilim,
Benim sana yaptığım kubbe yanında?
Düşsün, olsun, bırak,
İçinde yıldızlar parlıyor.
Kolaydır inanmak kadar inanmamak da.
İster sal kendini dünyaya, ister kal yanımda.
Her şeyden öte öyle sevdim ki ben seni
Yoluna baş koymak diyoruz
Biz barbarlar buna.

VII - Birhan Keskin

Dersim 2013

VI


Ben seni hep sevgilim ben seni  hep
Yüzünden geçen dalgalardan okudum.
Gözlerine sevgi okudum ellerine şefkat okudum
Annen seni inkâr etmişti
Aldım etime dokudum.

VI - Birhan Keskin

Dünyada bir yer.

Mıh II


kalbimin günbatısı, bu buz kesiği,
bendeki lal, bu bendeki mıh,
söktüm senindir, sana bağışladım
ağaran saçımı, senindir, al.

Mıh II - Birhan Keskin

Balıklı Ermeni Mezarlığı, Zeytinburnu, İstanbul 2014

güneş.. yıldız


Yol uzun, güzergâh zorlu; ne demeliyim?
Zarif kardeşim benim,
Seni aldım yanıma, ikimizi almış yürüyor gibiyim.

Sana yıldız sana güneş mi demeliyim,
Günümde hayret gecemde hayret istedim
Yer yer senin gibiyim ben yer yer kendim.

İnsan olan yerlerim çok ağrıyor,
Olsun, yine de sen kapanma, bu sıra benim,
Yerine bırak ben incineyim.

güneş.. yıldız - Birhan Keskin

2014